3 Aralık 2010 Cuma

Parka gittik...

Bugün öğle saatlerinde yeni aldığımız arabana koyup seni,
Tolga dayı ile birlikte parka gittik. Sen her dışarı çıktığındaki gibi uyudun. Biraz güneşlendik, alışveriş yapıp döndük.
Arka yoldan geldik, yol toprak ve taşlı olduğu için epey sarsıldın ama bana mısın demedin...
Eve gelir gelmez gözlerin açıldı, artık mama zamanın gelmişti. Bugün bir şey dikkatimi çekti, dayıyla olsun babayla olsun keyifle konuşuyorken, eğer gerçekte bir sıkıntın varsa, beni görünce veya duyunca bana derdini anlatmaya başlıyorsun, yüzünü buruşturuyor veya ağlıyorsun. Ben senin en kötü anında her zaman yanında olacak olan kadınım çünkü...

2 Aralık 2010 Perşembe

Tatlı gülüş pek yaraşır...





2010 yılı Eylül ayının 21. gününde, saat öğleden önce 11:11'de, 38 hafta 4 günlükken benimle olan göbek bağın fiili olarak kesildi.


Plasentadan ayrılıp kollarıma geldiğin ilk gece gözümü bile kırpmadan seni izledim. 4,5 kg.lık bir nur topuydun...Ay yüzlü, tombul yanaklı, kaşı ve saçı birbirine karışmış, acıktığı zaman ortalığı yıkan, hastanede doğum servisinin göz bebeği bir küçük oğlan...
Hadi küçük oğlan, hadi boynuma dolan, hadi öp bakalım, anneyi yanağından...
2 ay 1 hafta 4 gün...

Tatlı gülüş pek yaraşır, gözleri ömre bedel...Sabah ezanında odamızın duvarlarını çınlatan kahkahalarla ömrüme ömür katan oğlan...